Sevgi
Enerji Tasarrufu Haftası
Her yılın başında o yılın önemli hafta ve günlerine ilişkin olarak takvime göz atmayı bir alışkanlık haline getirenlerden birisi olarak, Ocak ayında neler, hangi etkinlikler, farkındalık yaratmak amacıyla belirlenmiş derken, 10-16 Ocak arasının Enerji Tasarrufu Haftası olarak belirlendiğini gördüm, mutlaka daha önceki yıllar için de bu hafta bu şekilde belirlenmiştir ama biz geç de olsa bu yıl farkettik.
Yaşadığımız dünyanın bir enerji patlamasıyla ortaya çıktığı göz önünde bulundurulursa, dünyada yaşayan her canlı hayatlarını sürdürürken veya insanoğlu hayatını kolaylaştırırken sürekli olarak enerji tüketmektedir.
Yaradandan başka hiçbir şey sonsuz olmadığına göre, üretilen ve tüketilen enerji kaynakları da elbet bir gün sonlanacaktır.
Günümüze gelene kadar insanoğlu bulduğu, bildiği tüm enerji kaynaklarını tüketmekte çok hoyratça davranmış olup, en çok bilinen petrol kaynaklarının önümüzdeki birkaç yüzyılda tükeneceği sıkça dile getirilen iddialar arasında. Petrol ve benzeri, doğalgaz, su, kömür, ısı ve ışık üretecek diğer enerji kaynakları da sonsuz değil elbette. Bütün bu bilinenlerin dışında insanoğlu alternatif enerji kaynakları içinde büyük bir çaba sarfetmekte.
Canlıların yaşayabilmesi için de düzenli beslenmesi gerektiğini ve beslenme sonucunda da üretilen enerji ile hayatlarını sürdürdüğünü basit bir ifade ile anlatabiliriz.
Tüm dünyada küresel ısınma, kıtlık, aşırı yağışlar, ekolojik hızlı değişimlerin gıda üretiminde de çeşitli problemler çıkmasına sebep olduğu konusunda hepimiz uzman olduk neredeyse. Öyleyse bu enerji üreten kaynaklar da sıkıntıya girecektir çok uzak olmayan tarihlerde.
Bütün bunlara rağmen hoyratça tüketime de devam etmekteyiz, yani insanoğlu kendi kıyametini hızla hazırlamakta.
Geçmiş tarihlerde, güneş enerjisinden faydalanma konusunda sahadaki üreticilerden birisi ile bir konuşma sırasında Almanya örneğini vermişti belirli istatistiki değerlerle. Ülkemiz kadar gün ışığı almamasına rağmen gün ışığından elde edilen enerji ile ısıtmada kullanım oranının % 70’ler mertebesinde olduğunu ifade etmiş idi.
Ülke olarak, geç de olsa bu tür üretimlerin farkına varılarak, yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanma noktasında bir yerlere gelindi, fakat tasarruf konusunda hala ülkemiz insanının yeteri kadar bilinçlenmediği ortada.
Son olarak meskenlerde, tüketilen elektrik enerji miktarlarına göre kademeli olarak fiyat uygulamasına geçildiği için, belirlenen miktar aşıldığı taktirde, aile bütçesine nasıl fazladan bir ek yük geleceğini önümüzdeki ay faturayı öderken idrak edeceğiz.
Tüm dünyayı hızla tüketirken, her alanda yapılacak çok küçük tasarruflarla dünyanın ömrünü de uzatacağımızın hatırdan çıkmaması dileğiyle… Sevgi ile kalın.